قصر
Osmanlıca - Rumca - قصر maddesi. Cilt: 2 Sayfa: 1293 - Sira: 13

TÜRKÇE´DEN RUMCA´YA KAMUS-İ OSMANÎ, Yanko Hloros, 1899,, قصر yunanca ne demek. Osmanlıca - Rumca Sözlük, Türkçe - Yunanca Sözlük, قصر kelimesinin yunanca anlamı karşılığı nedir? Yunancada ne anlama gelir. Yunanlılar nasıl der.
Οθωμανικό-Ρωμαίικο Λεξικό , Τουρκοελληνικό Λεξικό, Τι σημαίνει قصر ; Ποια είναι η σημασία της λέξης قصر ; Σε ποια έννοια χρησιμοποιείται το قصر ; Τι εκφράζει ο όρος قصر ; Ποια είναι η λεξική σημασία του قصر ; Τι είναι το قصر ; Τι σημαίνει το قصر ; Ποια είναι η επέκταση του قصر ; Μπορείτε να εξηγήσετε τη σημασία του قصر ; Τι αντιπροσωπεύει το قصر ; Λεξικό της Παλιάς Κωνσταντινούπολης Ρωμαίικης
قصر güncel sözlüklerde anlamı:
Kasrî ::: (a. i.) : 1) kısa kesme, kısaltma, kısma. îcâz-ı kasr : ed. söylenişte hiç bir hazf olmadığı halde, ibarenin mânâca zengin olması [re's-ül-hikmeti mahâfet-Ullah : hikmetin başı Allah korkusudur] gibi. Edât-ı kasr : gr. "ancak, sâde, yalnız" gibi edatlar.
kasr-ı yed ::: el çekme, vazgeçme, (bkz. : feragat). 2) azaltma, kesme; eksiklik.
kasr-ül-basar ::: hek. uzağı görememe, miyopluk, fr. myopie. 3) ed. ibarenin çok kısaltılması. 4) ed. aruzda, tef'ile'nin son harfinin düşürülmesi : ["fâilâtün"ün "fâilât" olması gibi]
kasr-ı hakîkî ::: ed. kelimenin aslında okunuşça kısa olması.
kasr-ı izafî ::: ed. kelimenin izafî surette kısa okunması.
kasr-ı vaz'î ::: ed. kelimenin kullanış şeklinde kısa okunması.
kasr-ı zevki ::: ed. kelimenin edebt zevk şevkiyle kısa okunması.
kasr ::: (a. i. c. : kusur) : köşk, kâşane, saray.
kasr-ı adi ::: tar. Topkapı sarayında dîvan yerinde vezîr-i a'zamla vezirlerin oturdukları yerin üstündeki demir parmaklıklı ve siyah perdeli penceresi olan köşk.
kasr-i cennet ::: cennet köşkü.
kasr-ı Sâdâbâd ::: Sâdâbât köşkü.
kâsır ::: köşk , kısa , saray , kusurlu , (a , eksik
kasr ::: köşk , saray
kasır ::: köşk
kasr ::: kasır
kasr ::: köşk
Kasrî ::: (a. i.) 1) kısa kesme, kısaltma, kısma. îcâz-ı kasr : ed. söylenişte hiç bir hazf olmadığı halde, ibarenin mânâca zengin olması [re's-ül-hikmeti mahâfet-Ullah : hikmetin başı Allah korkusudur] gibi. Edât-ı kasr : gr.