Çağdaş Sözlük

مخير

Osmanlıca - Rumca - مخير maddesi. Cilt: 2 Sayfa: 1617 - Sira: 3

TÜRKÇE´DEN RUMCA´YA KAMUS-İ OSMANÎ, Yanko Hloros, 1899,, مخير yunanca ne demek. Osmanlıca - Rumca Sözlük, Türkçe - Yunanca Sözlük, مخير kelimesinin yunanca anlamı karşılığı nedir? Yunancada ne anlama gelir. Yunanlılar nasıl der.

Οθωμανικό-Ρωμαίικο Λεξικό , Τουρκοελληνικό Λεξικό, Τι σημαίνει مخير ; Ποια είναι η σημασία της λέξης مخير ; Σε ποια έννοια χρησιμοποιείται το مخير ; Τι εκφράζει ο όρος مخير ; Ποια είναι η λεξική σημασία του مخير ; Τι είναι το مخير ; Τι σημαίνει το مخير ; Ποια είναι η επέκταση του مخير ; Μπορείτε να εξηγήσετε τη σημασία του مخير ; Τι αντιπροσωπεύει το مخير ; Λεξικό της Παλιάς Κωνσταντινούπολης Ρωμαίικης

مخير güncel sözlüklerde anlamı:

muhayyer ::: (a. s. hayr'dan.) : 1) seçmeli, beğenmeye bağlı, beğenmece. 2) i. müz. Türk müziğinin en eski ve en çok kullanılan ma-kamlarındandır. 6 numaralı basit makam olan hü-seynî'nin inici şekline verilen bir addır. Basit bir makamdır. Durağı dügâh (lâ) ve güçlüsü de -beşinci derecede olan- hüseynî (rai) dir. İnici olan dizisinin "fa" bakıyye diyezi ve "si" koma bemolü arızaları, donanımında gösterilir. Hüseynî beşlisinin tizine uşşak dörtlüsü getirilerek dizisi teşkil olunan muhayyer'in niseb-i şerife miktarı 8, yâni mülâyemeti hâizdir. Orta sekizi isindeki sesleri, tizden peşte doğru olmak üzere şöyledir : muhayyer, gerdaniye, eviç,

mühayyir ::: (a. s. hayr'den) : iki şey arasında seçim yapılmasını serbest bırakan.

nahîr ::: (a. s. nahr'den) : boğazlan- kaddeS aöaç- (bkz. : tÛr)-mış, kesilmiş, (bkz. : mezbuh). Üştür-i nahîr :

muhayyer ::: (a. s. hayr'dan.) 1) seçmeli, beğenmeye bağlı, beğenmece. 2) i. müz. Türk müziğinin en eski ve en çok kullanılan ma-kamlarındandır. 6 numaralı basit makam olan hü-seynî'nin inici şekline verilen bir addır. Basit bir makamdır. Durağı dügâh (lâ) ve güçlüsü de -beşinci derecede olan- hüseynî (rai) dir. İnici olan dizisinin

mühayyir ::: (a. s. hayr'den) iki şey arasında seçim yapılmasını serbest bırakan.

nahîr ::: (a. s. nahr'den) boğazlan- kaddeS aöaç- (bkz. : tÛr)-mış, kesilmiş, (bkz. : mezbuh). Üştür-i nahîr :