وقوف
Osmanlıca - Rumca - وقوف maddesi. Cilt: 2 Sayfa: 1950 - Sira: 4
![](/rsm/rum2/195/1950-4.jpg)
TÜRKÇE´DEN RUMCA´YA KAMUS-İ OSMANÎ, Yanko Hloros, 1899,, وقوف yunanca ne demek. Osmanlıca - Rumca Sözlük, Türkçe - Yunanca Sözlük, وقوف kelimesinin yunanca anlamı karşılığı nedir? Yunancada ne anlama gelir. Yunanlılar nasıl der.
Οθωμανικό-Ρωμαίικο Λεξικό , Τουρκοελληνικό Λεξικό, Τι σημαίνει وقوف ; Ποια είναι η σημασία της λέξης وقوف ; Σε ποια έννοια χρησιμοποιείται το وقوف ; Τι εκφράζει ο όρος وقوف ; Ποια είναι η λεξική σημασία του وقوف ; Τι είναι το وقوف ; Τι σημαίνει το وقوف ; Ποια είναι η επέκταση του وقوف ; Μπορείτε να εξηγήσετε τη σημασία του وقوف ; Τι αντιπροσωπεύει το وقوف ; Λεξικό της Παλιάς Κωνσταντινούπολης Ρωμαίικης
وقوف güncel sözlüklerde anlamı:
vukuf ::: ("ku" uzun okunur, a. i.) : 1) durma, duruş, (bkz. : tevakkuf). 2) bir halde, olduğu gibi kalma, ilerileyip veya gerilememe. 3) anlama, bilme, öğrenme, haberli olma, bilgi. Ehl-i vukuf : "bilirkişi. Erbâb-ı vukuf : bir şey hakkında mükemmel bilgisi olanlar, bilirkişiler. Kesb-i vukuf : haberi olma, öğrenme. Sinn-i vukuf : olgunluk haddi.
vukuf-ı adedî ::: tas. Nakşî tarîkatindeki on bir tâbirden biri. [diğerleri : hûş der dem; nazar ber kadem; sefer der vatan; halvet der encümen; yâd-gerd; bâz-keşt; nigâh daşt; yâd daşt; vukuf-ı kalbî; vukuf-ı zaman]
vukuf-ı kalbi ::: tas. 1) kalbin Allah'tan agâh olması; 2) nakşî tarîkatindeki on bir tâbirden biri. (bkz. : vukuf-ı adedî).
vukuf-ı zamânî ::: tas. 1) her anda hâlinden haberdâr olma : 2) Nakşî tarîkatindeki on bir tâbirden biri. (bkz. : vukuf-ı adedî).
vukûf ::: bir konu hakkında geniş bilgi sahibi olma
vukûf ::: bir konu hakkında geniş bilgi sahibi olma
vukuf ::: (